Gönül şem'-i rûh-i yâre yanar pervânedir şimdi
Firâk ile akan gözyaşlarım dürdânedir şimdi
Nigâh-ı iltifât-ı yâr ile âbâd iken gönlüm
Bu kâşâne sitem tâşı ile vîrânedir şimdi
Dil-i dânâmız evvelce Felâtunu beğenmezken
Bir âhû gözlünün aşkıyla dîvânedir şimdi
İçince câm-ı aşkı gözlerinden zühdü terkettik
Melâmî meşreb olduk tavrımız rindânedir şimdi
Füsûn-ı çeşm-i mestinden halâsım çâresin sordum
Dedi çâren yine bu dîde-yi mestânedir şimdi
Kebûterler değildir lâne tutmuş vech-i cânânda
Şerâb-ı aşk ile memlû birer peymânedir şimdi
Gönül bir leylânın aşkıyla mecnûna dönmüştü
O kıssa vâr ise ancak birer efsânedir şimdi
Safâ-yı hâtıra ettik vedâ'ı hecr-i yâr ile
O zevk-âver ferâgat kûşemiz gamhânedir şimdi
Şerâb-ı aşk-ı lâ'l-i nâb-ı canândan içip Hazmî
Düşe kalka yine azmi der-i canânedir şimdi
Hazmi Efendi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder