26 Temmuz 2015 Pazar

Nûr-ı vechündür habîbüm kıble-i ulyâ bana
Ka’be-i dîdârun yüzündür Mescidi’l-aksâ bana
Kabe kavseyn olduğun bildüm anunçün ey nigâr
İki kaşındır senin mihrâb-ı ev ednâ bana 

Ey sıfatın âyet-i hedinehü’s-sebil
Oldu zâtın nûr-ı sübhânellezi isrâ bana
Ahd ü peymân eyleyüp bağlandım aşkın bendine
Turre-i kisvelerden gider urvetü’l-vüska bana 

Âb-ı zemzem menbaı çâh-ı zenehdânındadır
La’l-i nâbun çeşmesidir Kevser-i hamrâ bana
Ravza-i hüsnündür âşıklara Dârü’n-na’im
Cennet içre kâmetündür sidre-i tûbâ bana 

Bezm-i hâssından bu Hilmî bendeni dûr eyleme
Sensiz ey cânân gerekmez dünyâ vü ukbâ bana
Gazel-i müzeyyel şeklinde yazılmış diğer bir şiirde
Cismimi kıldım fedâ aşk ile cânân Ahmed’e
Yalınız cismim değil olsu fedâ cân Ahmed’e

Hilmi Dedebaba

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder